19 Ekim 2016 Çarşamba

Üstün Yetenekli Çocukların Eğitimi

Üstün Yetenekli Çocukların Eğitimi






Üstün yetenek, yaratılıştan gelen bir özelliktir. Her 100 çocuktan en az ikisinin üstün yeteneklere ve hünerlere sahip olduğu bilinmektedir. Eflatun, bu çocukları "Altın Çocuklar" diye adlandırır.

Üstün yetenekli insanların en önemli özelliği, öğrenme hızlarıdır. Bu tür çocuklar, diğerlerine göre daha erken yaşta konuşma, okuma ve yazmayı öğrenirler. Doymak bilmez meraklarıyla sürekli yeni şeyler öğrenme azmi taşırlar. Eğer anne babaları, öğretmenleri ve arkadaşları, bu çocuklara gerekli alakayı gösterir, sabırla onları dinler ve motive ederlerse, ruhi krizlere düşmeden kendilerinden beklenen performansı gösterirler. Aksi takdirde ilgisizlik, hor görülme ve baskı gibi sebepler yüzünden yetenekleri körelir.

Üstün yetenekli çocukların yaklaşık yarısı, okula gitmeden önce okumayı öğrenmekte, bağımsız olarak çalışmaya ve araştırmaya da daha erken yaşta başlamaktadırlar. Bitip tükenme bilmeyen enerjileri sebebiyle yanlış olarak bazen kendilerinin hiperaktif olduğu söylenmektedir. Görev ve problemleri organizeli, hedefli ve verimli bir şekilde ele alarak çözerler Öğrenme, araştırma ve keşfetme konusunda fıtri motivasyonları mevcuttur.

Üstün Yetenekli Çocukların Olumlu Özellikleri

• 1. Hızlı ve kolay öğrenirler. Muhakeme ve problem çözme yetenekleri gelişmiştir. İntikal süratleri fazla, idrakleri derindir. İlgi ve dikkat süreleri uzundur. Hafızaları güçlü olduğu için önemli detay, kavram ve prensipleri unutmazlar.

• 2. Hayalleri güçlüdür. Sanat dallarında orijinal eserler verirler. Ritim ve hareket kontrolleri gelişmiştir.

• 3. Merakları üst seviyededir. Çok fazla soru sorarlar. Farklı farklı konularla ilgilenirler. İnsana, hayata ve kainata yakın bir alaka duyarlar.

• 4. Gözlemleme güçleri fazladır. Esnek ve sıradışı düşünürler. Meseleleri farklı perspektiflerden ele alırlar. Mülahaza daireleri her zaman açıktır. Yeni fikirlere kapalı kalmazlar. Hemen her an öğrenmeye hazır haldedirler. Gelişmelere rahatlıkla ayak uydurabilirler.

• 5. Meseleleri sorgular, net bir şekilde düşünür, ilişkileri farkeder ve anlamları idrak ederler.

• 6. Yetişkinlerle kurdukları iletişimde oldukça olgun bir karakter sergilerler.

• 7. Çoğu zaman genellemeler yapar ve bunları yeni durumlara tatbik ederler.

• 8. Mücerret kavramları idrak etme ve bunlar arasındaki ilişkileri tespit etme kabiliyetleri gelişmiştir.

• 9. Kelime hazineleri çok zengindir. Kelimeleri kolaylıkla ve yerinde kullanırlar.

• 10. Matematiksel düşünme yetenekleri gelişmiştir.

• 11. Okumayı çok severler. Yaşıtlarının seviyelerinin üzerindeki eserleri rahatlıkla mütalaa edebilirler.

• 12. Talimatları kolaylıkla yerine getirirler.

• 13. İnce bir espri anlayışları vardır.

• 14. Nesne, kelime veya fikirleri yeni ortamlarda kullanırlar.

• 15. En iyi olmak için büyük bir istek duyarlar. Kendileri için tespit ettikleri standartlar oldukça yüksektir.

• 16. Sağduyu ve pratik bilgilerden yararlanırlar.

• 17. Çoğu faaliyette lider konumundadırlar. Başkalarının sistem ve fikirlerini hemen kabul etmezler. Genellikle kendilerine danışılır. Karar verme esnasında aranılırlar.



Olumsuz Yönleri

• 1. Rutin ödevlerden çabuk sıkılırlar.

• 2. İşleri kendi bildikleri gibi yapmak isterler.

• 3. Sınıfta çok fazla dikkat çekebilirler.

• 4. Başkalarının göremediği ilişkileri görebilir ve dersin çoğunu sadece bu konuda tartışmaya ayırmak isteyebilirler.

• 5. Bazen bir projeyi bitirip diğerine başlamayı istemeyebilirler.

• 6. Ara sıra hayallere dalarlar ve dikkatleri dağılır.

• 7. Diğer öğrencilerin "sönük" kalmalarına sebep olabilirler.

• 8. Kendilerine çok da faydalı olmayan eserlere gereğinden fazla zaman harcayabilirler.

• 9. Yersiz espriler yapabilirler.

• 10. Bazen gereğinden fazla yenilikçi olabilirler.

• 11. Başarısızlıklardan çok çabuk etkilenebilirler.

• 12. Aşırı derecede otoriter olabilirler.

• 13. Başkalarının fikirlerine yeterince önem vermeyebilirler.

Nasıl Yardım Edilebilir?

Bu çocuklar, genellikle kendilerini yaşıtlarıyla aynı seviyede görmezler. Bir kısmı tecrit edilmişlik veya bir köşeye itilmişlik hissine kapılırlar. İçine kapanıklıkları sebebiyle arkadaş sayıları birkaçı geçmeyebilir. Okullardaki dersler onları sıkabilir. Bunlardan bazıları, yaşıtlarıyla birlikte olabilmek için yeteri kadar başarılı olmak istemeyebilir. Eğer duyguları beslenmezse, toplum dışında kalabilir, hatta suça meyilli hale gelebilirler. Yetişkinler, bu çocukların hususi ihtiyaçlarını farkederlerse, potansiyellerini değerlendirebilmeleri için onlara yardımcı olmalıdırlar.

Üstün yetenekli çocuklar, birbirleriyle çok etkili ve verimli bir iletişim kurabilmekte, böylelikle anlaşılmaz olma sıkıntısından bir derece kurtulmaktadırlar. Dolayısıyla bu çocukların katıldıkları ortak proje ve programlar hazırlanabilir.

Tecrübesiz anne, babaların evdeki üstün yetenekli ve hünerli çocuklarıyla ilgilenmesi hiç de kolay olmaz Özellikle okul öncesi dönemde böyle bir ebeveyn, yardıma ve rehberliğe muhtaçtır. Bu meyanda ailelerin birbirlerine destek olmaları ve tecrübe aktarımı da ihmal edilmemelidir.

Üstün yetenekli bir bebek, diğerlerine göre daha az uyur, dolayısıyla daha fazla ilgi ve ihtimama ihtiyaç duyar. Böyle bir durumda anne ve baba her zaman gerekli ilgiyi gösteremeyebilirler. Bu yüzden büyükanne, büyükbaba gibi ailenin diğer fertlerinin de yardımı istenebilir. Bu çocuklar konuşmaya başladıktan sonra sürekli sorular sorar ve kaba bir otorite altına girmek istemezler. "Bunu yapacaksın , çünkü ben öyle istiyorum" şeklinde bir yaklaşım, tesirli olmaz. Çocuklarının sorularına cevap veren ailelerin, onlarla otoriter ailelere nazaran daha güçlü bir yakınlık kurdukları görülmektedir. Bu çocuklara sabır, alaka ve saygı gösterildiği an, onlar da hürmete riayet ederek karşılık vermektedirler. Çocuklar büyüdüklerinde, aile toplantılarına katılabilirler, böylelikle mesuliyet paylaşma ve tartışma kabiliyetleri gelişir. Böyle bir ortamda çocuk kendisini söz hakkı olan bir aile ferdi olarak hisseder. Bu arada anlaşmazlıklar ortaya çıkarsa, hissi destek bekleyecekleri unutulmamalıdır.

Kısacası üstün yetenekli bir çocuğun yetişmesindeki kilit nokta saygıdır; farklılığına saygı, fikirlerine saygı, hayallerine saygı. Kabiliyetlerin yeşermesi için özel müfredatlar, hususi yazılımlar ve spesifik programlar yanında huzurlu, emin ve sıcak bir aile ve okul ortamı da gereklidir.

Bu arada şu hususlara da dikkat çekmekte fayda vardır: İnsanı, bir ilacın kimyasal bileşimini veya bir makinanın üstün özelliklerini tarif ediyor gibi kategorize etmek çok zordur, zira insan tabiatındaki kompleksliği unutmamak gerekir. Yazıda sözü edilen özellikler bir robotun bilgisayar sisteminde olduğu gibi işlemez insanda. Zaman içinde değişir, oranları artar, azalır. Dinamik bir sistem bulunduğu icin unsurlar sabit kalmaz.

Üstün yetenekli çocuklar geleceğin liderleri, bilimadamları, fikir adamları ve sanatçıilarıdır. Böyle bir milli servet heba edilemez. ABD'de, İngiltere'de, İsrail'de ve Hollanda'da olduğu gibi bu tür çocukları tespit edip onlara özel programlar uygulayacak uzman ve kurumları hazırlamak, gerekli finans kaynaklarını bulmak, iletişimi etkili hale getiren bir ağ oluşturmak, bu sahada dünyada yapılan faaliyetleri takip etmek ve orijinal girişimlerde bulunmak yine fedakar ve sağ duyulu insanlara kalmaktadır.

Kaynaklar:

"A Short Summary of Giftedness", http://www.eskimo.com/~user/zbrief.html

"Gifted Children", Y. Yılmaz, The Fountain. July-Sep. 1996, Vol. 2, No. 5, ss. 5-7.

"Gifted Children and Students", http://www.nexus.edu.au/Publicat/Policies/gifted.html

"Identifying Gifted Children and the Invisible Child", http://www.rmplc.co.uk/orgs/nagc/gifted.html

"Positive and Negative Characteristics of Gifted Children", http://dent.edmonds.wednet.edu/EEN/positive.html



________________________________________

© Yusuf Alan, Son Değişiklik Tarihi: 23.01.1999



Görüşleriniz için: alan@nil.com.tr

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder